Firmanız için güzel bir isim seçtiniz, ürünleriniz harika ve onları piyasaya sürmeye hazırsınız ve şimdi logo tasarımı yapacak bir tasarımcı arıyorsunuz…
Peki ama logonuzun iyi bir logo olacağından, akılda kalıcı bir logo olacağından nasıl emin olabilirsiniz?
Bu yazımızda etkili bir logo tasarımında dikkat edilmesi gereken 5 temel özellikten bahsediyoruz.
1. Logoda Sadelik ve Basitlik
Etkili bir logoda en çok aranan özellikler sadelik ve basitliktir. Logo tasarımında sadeliğin önemini artık marka tasarım profesyonelleri de kabul etmiş durumdalar.

Tasarımcılar yeni ve özgün bir şey yaratmaya çalışırken çoğu zaman akıllarına gelen fikir ve öğeleri tek bir logoya sığdırmaya çalışırlar ki bu aslında bir hatadır.
Bir logo aşırı karmaşık hale geldiğinde, o logonun gerçek amacı göz ardı edilmiş demektir.
Öncelikli amaç, logonun kolaylıkla tanınabilir olmasıdır.
Karmaşık bir logoyu hatırlamak daha zordur, ikinci kez görüldüğünde tanınma olasılığı azalır.

Logonuzun müşterilerinizle iletişim kurmasını ve onları şirketinizin ürün veya hizmetlerine yönlendirmesini istiyorsanız, mümkün olabildiği kadar sade ve basit bir şekilde olmasında fayda vardır.
IBM, UPS, Enron, Morningstar, Inc., Westinghouse, ABC ve NeXT logoları da dahil olmak üzere kurumsal logo tasarımlarıyla tanınan Amerikan sanat yönetmeni ve grafik tasarımcısı Paul Rand şunu demişti:
Bir logonun temel rolü tanımlamaktır ve sadelik onun aracıdır… Etkinliği ayırt edilebilirliğine, görünürlüğüne, uyarlanabilirliğine, hatırlanabilirliğine, evrenselliğine ve zamansızlığına bağlıdır.
2. Logonun Akılda Kalıcılığı
Bütün dünyada olduğu gibi Türkiye’de de birçok kişi, logonun çok ayrıntılı olması gerektiğini düşünüyor.
Halbuki bu noktada tipik bir müşterinin ortalama dikkat süresini hatırlamak gerekir.
Müşterilerinizin logonuzu “düşünmek” için birkaç saniyeden fazla zaman harcamasını istemezsiniz.
Onu hızlı bir şekilde tanısın, anlasın ve bir an önce sunduğunuz şeylere odaklansın istemez misiniz?

İşte böyle bir logo ancak temiz ve klasik bir tasarımla elde edilebilir.
Tasarıma geometrik şekiller kullanarak başlamak en kolay yollarından biri olabilir. Genellikle basit bir şekil ile yola çıkmak ve daha soyut olması için o şekli “çarpıtmak” sizi o aradığınız tasarıma götürebilir.
Bu soyut çalışmaya bir de renk eklendiğinde temiz ve akılda kalıcı bir görüntü, bir logo ortaya çıkacaktır.
Akılda kalıcılık için en önemli faktör sadeliktir. Şekil olarak karmaşık olan ve içinde dörtten fazla renk barındıran logoları müşterilerinizin anlaması ve algılaması daha zor olacaktır.
3. Logoda Zamandan Bağımsızlık
Bir logonun kalıcı olması, yani zamana direnmesi gerekir. Buna zamandan bağımsızlık diyebiliriz. Bunu sağlayan logolarda bazı ortak özellikler şunlardır:
Basit bir şekilden ibarettir.
Aşırı karmaşık grafik öğeler içermez.
Degrade dediğimiz renk geçişleri yoktur.
Sınırlı sayıda renk kullanılmıştır.
Ölçekli olarak küçültüldüğünde kolayca algılanabilir.
4. Logoda Çok Yönlülük
Logonun vektörel olarak tasarlanması her boyutta kullanılabilmesini sağlayacaktır.
Pul kadar küçük bir alanda basılabilirken, bir binayı kaplayacak kadar büyük olabilmesini de sağlayan şey budur.
Ancak vektörel programlarla tasarlanmış bir logo ölçeklenebilir, yani hiçbir bozulma yaşanmadan, sınırsız olarak küçültülebilir veya büyütülebilir.
Vektörel formatı anlatabilmek için önce tarama (raster) görüntüden bahsetmek gerekir.
Web’de bir fotoğraf veya resim aradıysanız veya telefonunuzda fotoğraf çekiyorsanız bunlar raster tabanlı resimlerdir.
Bu resimler piksellerden oluşur.
Raster bir görüntüyü yakınlaştırırıp bu pikselleri büyüttükçe, ayrıntılar bulanıklaşır ve görüntü kalitesi bozulur.
Bu “pikselleşme”, bir görüntünün raster veya vektör formatında olup olmadığını anlamaya çalışırken önemli bir ipucudur.
Vektör bir logoda ise herhangi bir kayıp söz konusu olmaz, çünkü bir vektör dosyası, bir raster dosyası gibi piksel verilerini kullanmak yerine, görüntüyü oluşturmak için matematiksel formüller kullanan bir bilgisayar grafiğidir.
4. Logoda Renk Faktörü
Bir logo ayrıca siyah beyaz ve renkli olmak üzere iki farklı şekilde tasarlanmalıdır.
Uygulamalarda kimi zaman birden fazla renk imkanı olmayabilir.
Örneğin siyah-beyaz bir faks çekerken logonuz sadece siyah ve beyaz, yani tek renk olabilecektir.
Ya da pirinç veya metal bir tabela yaptırırken logonuzun yine tek renge dönüştürülmesi gerekecektir.
Bırakacağı etki konusunda sürprizlerle karşılaşmamak için bu çalışmaların önceden yapılması ve denenmesi uygun olacaktır.
Bazı logoların kimi zaman dikey kullanımları da söz konusu olabilmektedir.
Bu durumda logonun hem yatay hem de dikey versiyonları tasarlanır.
Özetle, bir logo her türlü durumu gözeterek, çok yönlü olarak tasarlanmalıdır ki uygulamada problemler yaşanmasın.
5. Logoda Amaca Uygunluk
Tasarımcı tasarladığı logonun işin veya şirketin temasına ve amacına uyması gerektiğini daima hatırlamalıdır.
Çünkü logo bir şirketi temsil eder ve hedef kitleyi çekebilmelidir.
Logo, markanın kimliğini ve değerlerini doğru şekilde yansıtmalıdır.
Renk, tipografi ve semboller markanın hikayesini desteklemelidir.
Logo tasarımcısının iyi bir logo tasarlaması ancak bunları bildikten veya ortaya çıkardıktan sonra mümkün hale gelir ve ancak ondan sonra işi kolay hale gelir.
Bir tasarımcı, şirket imajıyla hiç uyuşmayacak derecede gösterişli bir logo yaratmaktan kaçınmalıdır.
Sonuç
Kapitalizmin getirdiği bu rekabetçi piyasada firmanız öncelikle logosu ile var olacaktır.
Satış ve pazarlama çalışmalarınızda başarıyı yakalamak için işe önce iyi bir logodan başlamak gerekir.
2006 yılında bu yana logo tasarımı, kurumsal kimlik tasarımı, katalog tasarımı gibi konularda tatmin edici çalışmalar üreten uzman ekibimiz, sizlere sadece bir telefon uzaklıkta.
Fotoğraf: Pexels‘ten Kelly Lacy